Nörogelişimsel bozukluklar, bireyin gelişim döneminde başlayan bir grup rahatsızlığı ifade eder. Bu bozukluklar tipik olarak, genellikle çocuk okula başlamadan önce, erken gelişim evrelerinde belirti verir. Temel özellikleri, beyin süreçlerindeki gelişimsel eksiklikler veya farklılıklardır. Bu durum, bireyin kişisel, sosyal, akademik veya mesleki yaşamında çeşitli zorluklara ve işlev kayıplarına yol açar.
Bu gelişimsel zorlukların yelpazesi oldukça geniştir. Bazı durumlarda öğrenme veya planlama gibi çok spesifik alanlarda sınırlılıklar görülürken, diğer durumlarda sosyal beceriler veya zihinsel yetenekler gibi daha genel alanlarda bozulmalar ortaya çıkabilir.
Geçmişte bu bozuklukların “ya var ya yok” şeklinde net kategoriler olduğu düşünülürken, günümüzdeki modern yaklaşımlar, belirtilerin aslında bir yelpaze üzerinde farklı şiddetlerde görülebildiğini ve normal gelişimle aralarında her zaman keskin bir sınır olmadığını göstermektedir. Bu nedenle, bir bozukluk tanısı konulabilmesi için hem belirli belirtilerin mevcut olması hem de bu belirtilerin bireyin günlük yaşamını belirgin düzeyde olumsuz etkilemesi gerekmektedir.
Nörogelişimsel bozukluklar sıklıkla birbirleriyle birlikte görülür (eş zamanlı bulunma). Örneğin:
- Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) olan bireylerde sıklıkla Zihinsel Gelişim Bozukluğu (Zihinsel Yetersizlik) da bulunabilir.
- Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) olan birçok çocukta aynı zamanda Özgül Öğrenme Bozukluğu da görülebilir.
Bu bozukluklar, çocuklukta başlayan diğer ruhsal ve davranışsal sorunlarla da (örneğin, kaygı bozuklukları, karşıt olma-karşı gelme bozukluğu veya obsesif-kompulsif bozukluk) sıkça birlikte ortaya çıkabilir.
Bazı nörogelişimsel bozuklukların klinik tablosu, sadece beklenen gelişimsel dönüm noktalarında gecikmeler veya eksiklikler değil, aynı zamanda normal gelişim gösteren akranlarına kıyasla daha sık veya daha yoğun görülen davranışları da içerir. Örneğin, Otizm Spektrum Bozukluğu tanısı koyabilmek için, o kişide sosyal iletişimde görülen belirgin zorlukların yanı sıra, aşırı tekrarlayıcı davranışlar, sınırlı ilgi alanları ve aynılıkta ısrar etme gibi belirtilerin de bulunması gerekir.
Başlıca Nörogelişimsel Bozukluk Türleri
Nörogelişimsel bozukluklar kategorisi altında birçok farklı tanı bulunmaktadır. Başlıca bozukluklar ve temel özellikleri şunlardır:
1. Zihinsel Gelişim Bozukluğu (Zihinsel Yetersizlik)
Bu bozukluk, akıl yürütme, problem çözme, planlama, soyut düşünme, yargılama, akademik öğrenme ve deneyimden öğrenme gibi genel zihinsel yeteneklerdeki eksikliklerle karakterizedir. Bu zihinsel eksiklikler, bireyin uyum sağlama becerilerini (adaptif işlevsellik) bozar. Sonuç olarak, birey iletişim, sosyal katılım, akademik veya mesleki işlevsellik ve kişisel bağımsızlık (evde veya toplum içinde) gibi günlük yaşamın bir veya daha fazla alanında, yaşına uygun standartları karşılamakta zorlanır.
2. Global (Yaygın) Gelişimsel Gecikme
Bu tanı, 5 yaşın altındaki çocuklar için kullanılır. Bir bireyin çeşitli zihinsel işlevsellik alanlarında beklenen gelişimsel kilometre taşlarını karşılayamaması durumunda konulur. Bu yaş grubundaki çocuklar standart zihinsel işlevsellik testlerine (zeka testleri gibi) güvenilir bir şekilde katılamadıkları için bu kategori kullanılır.
3. İletişim Bozuklukları
Bu grup; Dil Bozukluğu, Konuşma Sesi Bozukluğu, Sosyal (Pragmatik) İletişim Bozukluğu ve Çocuklukta Başlayan Akıcılık Bozukluğu (Kekemelik) gibi rahatsızlıkları içerir.
- İlk üç bozukluk, sırasıyla dilin, konuşma seslerinin ve sosyal iletişimin gelişimi ve kullanımındaki eksiklikleri tanımlar.
- Sosyal (Pragmatik) İletişim Bozukluğu, hem sözlü hem de sözsüz iletişimi sosyal amaçlarla kullanmada belirgin zorluklar yaşanmasıdır. Bu durum, zihinsel yetersizlik, yapısal dil sorunları veya otizm ile daha iyi açıklanamaz.
- Kekemelik (Çocuklukta Başlayan Akıcılık Bozukluğu) ise konuşmanın normal akıcılığındaki ve motor üretimindeki bozulmalarla (örneğin, ses veya hece tekrarları, sesleri uzatma, kelimelerde takılma veya aşırı fiziksel gerginlik) karakterizedir.
İletişim bozuklukları da yaşamın erken dönemlerinde başlar ve yaşam boyu süren işlevsel zorluklara neden olabilir.
4. Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB)
OSB, bireyin birden fazla bağlamda (örneğin hem evde hem okulda) sosyal iletişim ve sosyal etkileşimde kalıcı eksiklikler yaşaması ile karakterizedir. Bu eksiklikler sosyal karşılıklılıkta, sözel olmayan iletişimde (jest, mimik, göz teması) ve ilişkileri geliştirme, sürdürme ve anlama becerilerinde görülür.
Bu sosyal zorluklara ek olarak, OSB tanısı için sınırlı, tekrarlayıcı davranış kalıpları, daralmış ilgi alanları veya belirli aktivitelere aşırı bağlılık gibi belirtilerin de bulunması şarttır. Belirtiler zamanla değişebilir veya bireyin öğrendiği telafi etme mekanizmalarıyla maskelenebilir; bu nedenle tanı konulurken bireyin geçmiş öyküsü de dikkate alınır, ancak mevcut belirtilerin günlük yaşamı ciddi şekilde etkilemesi gerekir.
5. Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)
DEHB; bireyin yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayan, işlevselliği bozan düzeyde dikkatsizlik, organizasyonsuzluk (düzensizlik) ve/veya hiperaktivite (aşırı hareketlilik) ve dürtüsellik ile tanımlanır.
- Dikkatsizlik ve Düzensizlik: Görevlere odaklanamama, dinlemiyormuş gibi görünme, görevler için gerekli eşyaları kaybetme gibi belirtileri içerir.
- Hiperaktivite ve Dürtüsellik: Aşırı hareketlilik, kıpırdanma, oturduğu yerde duramama, başkalarının sözünü kesme veya sırasını bekleyememe gibi belirtileri kapsar.
DEHB sıklıkla çocuklukta başlar ve sosyal, akademik ve mesleki alanlarda zorluklara yol açarak yetişkinlikte de devam eder.
6. Özgül Öğrenme Bozukluğu
Bu bozukluk, bireyin akademik becerileri (okuma, yazma, matematik) öğrenmek için bilgiyi verimli ve doğru bir şekilde algılama veya işleme yeteneğinde belirli eksiklikler olduğunda teşhis edilir. Bireyin zihinsel kapasitesi normal veya normalin üstünde olmasına rağmen, bu temel akademik becerileri öğrenmede kalıcı zorluklar yaşar. Bu bozukluk, resmi eğitim yıllarında belirgin hale gelir. Bireyin etkilenen akademik becerilerdeki performansı, yaş ortalamasının belirgin şekilde altındadır veya ancak olağanüstü bir çaba ve destekle ortalama seviyeye ulaşabilir.
7. Nörogelişimsel Motor Bozuklukları
Bu grup Gelişimsel Koordinasyon Bozukluğu, Stereotipik (Basmakalıp) Hareket Bozukluğu ve Tik Bozukluklarını içerir.
- Gelişimsel Koordinasyon Bozukluğu: Koordinasyon gerektiren motor becerilerin (örneğin, topa vurma, yazı yazma, makas kullanma) edinimi ve uygulanmasındaki eksikliklerdir. Bu durum sakarlık, yavaşlık veya beceriksizlik olarak kendini gösterir ve günlük yaşamı etkiler.
- Stereotipik Hareket Bozukluğu: Bireyin el çırpma, vücut sallama, kafa vurma, kendini ısırma veya vurma gibi tekrarlayıcı, görünüşte amaçsız ve bir zorlantıyla yapılıyormuş gibi görünen motor davranışlarıdır. Bu hareketler sosyal veya akademik yaşama müdahale eder.
- Tik Bozuklukları: Ani, hızlı, tekrarlayıcı, ritmik olmayan motor hareketler veya ses çıkarmalardır. En bilinen tik bozukluğu olan Tourette Bozukluğu, bireyin en az bir yıl boyunca birden fazla motor (bedensel) ve vokal (sesli) tiki bir arada yaşaması durumunda teşhis edilir.
Tanıda “Belirticilerin” Kullanımı
Nörogelişimsel bozuklukların tanısını daha net ve kişiye özel hale getirmek için belirticiler (specifiers) kullanılır. Bu belirticiler, bireyin klinik durumunu ve mevcut belirtilerini daha zengin bir şekilde tanımlamaya yardımcı olur.
- Şiddet Belirticileri: Bozukluğun (örneğin, Zihinsel Gelişim Bozukluğu, OSB, DEHB) “hafif”, “orta” veya “şiddetli” düzeyde olduğunu belirtmek için kullanılır.
- Mevcut Belirti Belirticileri: DEHB veya Özgül Öğrenme Bozukluğu gibi durumlarda hangi belirti kümesinin (örneğin, dikkatsizliğin baskın olduğu veya okuma bozukluğunun olduğu) öne çıktığını tanımlar.
- İlişkili Durum Belirticileri: OSB veya Stereotipik Hareket Bozukluğu’nda, durumun “bilinen bir genetik veya tıbbi duruma veya çevresel bir faktöre bağlı” olup olmadığını belgelemeyi sağlar. Bu, bozukluğun nedenlerini anlamada ve klinik gidişatı tahmin etmede klinisyenlere yardımcı olur.


